Sessiz Feryat

“Sessizliğin en derin yankısı, kalbinin feryadıdır…”
Mehmet Mücahit Yurteri

Kara Kalem: Mehmet Mücahit Yurteri

Sessiz Feryat

Yalnızlık…
Ne kadar derin, ne kadar ıssız,
Derin bir uçurum gibi,
Sesini yutan bir boşluk,
İnsan denizinde yankılanmayan bir çığlık…

Ne bir dokunuş ulaşır, ne bir ses uzanır,
Ne acının adı vardır, ne de bir teselli…
Sadece içten içe kanayan bir sızı,
Kendi içine kapanan bir gece gibi…

Konuşsan kim duyar?..
Sözlerin duvarlara çarpar, geri döner,
İnsanlar var, yalnızca kendilerini duyan;
İnsanlar var, sözlerine duvar ören;
Ve insanlar var, gözlerinin içindeki feryadı görmeyen…

Geriye ne kalır anlatmaya?..
Dağlar, rüzgârın dilinde fısıldaşır;
Ağaçlar, köklerinde bin yıllık sırlar saklar;
Gökyüzü, kimsesizlerin gözyaşlarıyla yıkanır…
Onlar yargılamaz, sorgulamaz;
Ne kibirleri vardır ne de unutkanlıkları…
Sadece dinlerler, sadece anlarlar…

Ama sen yine de diren!..
Kırılgan yüreğini geceye bırakma,
Çünkü en uzun gecenin bile bir sabahı vardır…
Ve unutma; bir gün,
Zamanın ötesinde, yüreğine dokunan,
Sessizliğini dinleyen biri mutlaka çıkacaktır…

Mehmet Mücahit Yurteri
Bakırköy, Mart 2025

Bu yazıyı okudunuz mu?

Îtikad-ı Aşk

Îtikad-ı Aşk Humuşan, dargın senelerden geçti. Ümidini cami avlusuna bırakan bir mecnun şimdi. Konuşsa ne …