Halk Edebiyatı Dergisi İnternet Sitesi
Karanlık Tekerleme
Benim hayallerimle zaman cedelleşti,
Hayallerim kayboldu bir zamanın izinde.
Ben bir Dolunay idim o zifirde güneşti.
Ne olurdu be sanki yaşasaydım dizinde.
Şimdi gülmek nedir kim öğretir ki bana?
Bu gecenin perdesi çekilmiş midir bugün?
Sığındım kapkaranlık bir gece de bağrına,
Yapamadım denizin göründüğü bir düğün.
Hayallerim bırakın beni bu yolculukta
Eşsiz dünya da döner bir vakte kadar elbet.
Uğurlarsın bir avuç suyu kalkıp yolunda,
Oysa yaşayacaktın onunla ilelebet.
Söndürürken göz yaşım gözümde ki alevi
Ne sen görebilirsin ne başkası ne ateş.
Bu yangının sebebi olsa da ailevi,
Ben olacağım sana iki cihanda bir eş.
Sözüm var söylemiştim olsa da iki sene,
Bir cuma akşamında gözlerimi düşürdüm.
Her ne olsa karşımda geleceğim desene,
Neden gözlerini gözlerimden düşürdün?
Susuyorum konuşmak isliyor bedenimi,
Ağzım bir avuç diken batıyor parçalıyor.
Her çene kapayışımda kanlar boyumu enimi,
Kırmızıya bulayıp cennetimi çalıyor.
Bir hikaye yazılmış bugüne nokta koyan.
Bir mezarlık açılmış ruhuma kaba taslak.
Seni gören gözümü ansızın nedir oyan?
Bu dağ ayaktadır da sırtı bak sana yaslak.
Derince bir nefese sızdırdım tüm uykumu,
Rüyaların başında yüzüklüydük ikimiz.
Soğuk suya kanarken farkettim canlı kumu,
Sordum sarı çiçeğe sahiden de biz kimiz?
Haykırışım sürahi seslerim buhurdanlık,
Kokusu yanık gibi bu çayın demi aşkın.
Benden kalan hatıra olacak mı hurdalık?
Bir cuma akşamında bu garip gemi şaşkın.
Nereye çevirirsem yüzüm seni görüyor,
Her ne sesi duysam da sanki senin sesindir.
Kalbim örümcek gibi sana duvar örüyor,
Gelde şimdi sevgime bu gidişatı sindir.
Süleyman garipsindir dostun hüzün geldi,
Aç kapıyı bakalım ne getirmiş tahtına.
Bir cuma akşamında gidişin hazin geldi,
Yakacağım yanacak her ne varsa bahtına..
20.12.2024 02:52
