Halk Edebiyatı Dergisi İnternet Sitesi
BİO ROBOT (Bilim Kurgu)
Ahmet, İstanbul Teknik Üniversitesi Nano Teknolojiler bölümünde doktorasını yapıyordu.
Üzerinde çalıştığı konu, Biyo Nano Teknoloji kullanarak mikro robot üretmekti. Bu proje için — yurt dışındaki yüksek lisans tezini de dâhil edersek — yedi yıldır gecesini gündüzüne katıp çalışıyordu.
Ürettiği mikro robotun birçok özelliği vardı. İnsan vücudundaki hücrelerin genetik yapısını taklit edebiliyor, lazerleriyle mikro düzeyde işlemler yapabiliyor, kontrol paneline görüntü aktarabiliyordu. Bu ve benzeri birçok özelliği sayesinde, Ahmet bu robotu tıp alanında kullanmayı hedefliyordu.
Bu fırsat fazla beklemeden gerçekleşti.
Yirmi beş yaşında Bahar adında bir genç kadın, Ahmet’in doktorasını yaptığı üniversitenin Onkoloji bölümünde tedavi görüyordu. Beyin tümörü teşhisi konulmuştu. Ancak açık beyin ameliyatı yapılamıyordu; çünkü kızın bu ameliyata dayanamayacağı ve muhtemelen kaybedileceği, farklı uzmanlık dallarındaki doktorlar tarafından yapılan konsültasyonda açıkça belirtilmişti.
Ahmet, geliştirdiği biyo nano mikro robotun bu beyin tümörünü yok edebileceğine inanıyordu. Ancak cihaz, hiçbir insan üzerinde denenmemişti. Konuyu hastanın yakınlarıyla görüştü. Tümör gün geçtikçe büyüyor, Bahar’ın durumu kötüleşiyordu. Ağrıları dayanılmaz hâle gelmişti. Tümör, beyne baskı yapıyor; bu da hastada bilinç kayıplarına, denge bozukluklarına ve yaşamsal fonksiyonların aksamasına yol açıyordu.
Ailesi, bu durumu ve açık beyin ameliyatının imkânsızlığını biliyordu. Kızlarının göz göre göre ölmesini izleyemezlerdi. Ahmet’in sunduğu bu yeni teknolojiyi denemeye karar verdiler. Gerekli belgeler imzalanarak her türlü sorumluluğu üzerlerine aldıklarını beyan ettiler ve operasyonun yapılmasını talep ettiler.
OPERASYON PLANI
Ameliyatı yapacak beyin cerrahı ile Ahmet, operasyonun planlamasına başladılar. Olası riskleri değerlendirdiler, bu risklere karşı alınacak önlemleri ayrıntılı biçimde kayda geçirdiler.
Hastanın detaylı beyin tomografisi ve MR görüntüleri çekildi. Kan tahlilleri yapıldı, alerji testleri tamamlandı. Kalp elektrosu alındı ve tansiyon sürekli kontrol altında tutuldu.
Tüm hazırlıklar tamamlandıktan sonra, Pazartesi sabahı saat 07.30’da ameliyatın yapılmasına karar verildi.
OPERASYON BAŞLIYOR
Ameliyathane hazırlıkları tamamlandı. Saat 07.45’te anestezi uzmanı hastaya narkoz verdi.
Ahmet’in geliştirdiği biyo nano mikro robot, özel bir solüsyonla karıştırılarak damar yoluyla enjekte edildi.
Robotun vücut içindeki ilerleyişi, kontrol panelinden canlı olarak izleniyordu. Beyin cerrahı robota komut veriyor, Ahmet ise sistemsel parametreleri takip ediyordu.
Ancak kısa süre içinde bağışıklık sistemi robota tepki vermeye başladı. Akyuvarlar (lökositler), mikro robotu yabancı bir cisim olarak algılamış ve çevresini sararak etkisiz hâle getirmeye çalışmıştı. Cerrah, robota hakimiyet kurmakta zorlanıyordu. Akyuvarların saldırısı giderek yoğunlaşıyordu.
Ahmet, lazer sistemini devreye sokarak akyuvarları dağıtmayı denedi; fakat saldırı daha da şiddetlendi. Ameliyat süresi uzadıkça hastanın hayatı tehlikeye giriyordu.
Bunun üzerine Ahmet, robotun genetik taklit özelliğini kullanmayı önerdi. Cerrah bu öneriyi hemen uygulamaya koydu. Mikro robot, akyuvarların genetik özelliklerini taklit etmeye başladı. Kısa süre içinde akyuvarların ilgisi azaldı, ardından tamamen geri çekildiler.
Derin bir nefes alan cerrah ve Ahmet, operasyonun devam edebileceğini anladılar. Mikro robot, beynin damarlarında ilerlemeye devam etti. Ancak bir süre sonra beyni besleyen bir damarda daralma tespit ettiler. Bu, kan akışını engelliyor ve operasyonun başarısını tehlikeye atıyordu.
Cerrah, damarı açmak için lazeri kullanmayı önerdi. Ahmet, bunun çevredeki sinirlere zarar verebileceğini belirtti. Ancak başka bir seçenek yoktu. Lazer dikkatlice devreye sokuldu.
Beklenenin aksine, lazer damarın çeperini genişletti ve kan akışı normale döndü.
TÜMÖRÜN YOK EDİLMESİ
Mikro robot, koordinatları belirlenen tümör bölgesine ulaştı. Tümör oldukça büyüktü ve temizlenmesi uzun zaman alacaktı.
İki saat süren lazer işleminin sonunda, beyindeki tümör tamamen temizlendi.
Şimdi operasyonun ikinci kısmı başlamıştı: Mikro robotun vücuttan çıkarılması.
Ahmet ve cerrah, en uygun yolun gözyaşı kanalları olduğunu belirlediler ve uygulamayı başlattılar.
MUCİZEVİ SONUÇ
Planlandığından bile daha başarılı geçen operasyon tamamlanmıştı. Hasta, yoğun bakımda narkozun etkisinden yavaş yavaş çıkarken gözlerinden yaşlar akıyordu. Uzun süredir beyninde baskı oluşturan tümör yok olmuştu. Bilinci berraklaşmış, çevresindekilere sevinç gözyaşlarıyla gülümsüyordu.
Doktorlar bu inanılmaz başarı karşısında adeta sevinçten çılgına dönmüşlerdi.
Hiçbir yara izi, hiçbir beyin hücresi hasarı olmadan, tümör yok edilmişti. Mikro robot ise gözyaşı kanallarından geri çıkarılmış ve tekrar kullanılmak üzere laboratuvara gönderilmişti.
Bu operasyon, yüzyılın en büyük bilimsel buluşlarından biri olarak kayıtlara geçti.
Mustafa YILDIZ
